Maçı nasıl yorumlamalı? Bir gün önce Galatasaray maçındaki hakem kararlarının ardından, kafasında “kazansak neolur ki” diye sahaya çıkan bir takım var sanki… Ya da rakip kaleye adeta “yürüye yürüye” gittiğini görerek, pozisyonları üst üste harcayan, “büyük fark olmalıydı” diyeceğimiz bir maçtan 2-1’e sevinen takım mı? Kalecisinin yere yatmadığı bir maçta, “şimdi yiyecekler bir tane” telaşını yaşatıp, rakibini bu kadar oyuna sokan “kararsız-telaşlı” bir görüntü mü? Galibiyeti getiren iki golün sahibi En-Nesyri’nin, kaçırdıkları, değerlendiremedikleri, “nasıl olur” dedirttiği pozisyonları mı? Ezeli rakibinin taraftarı hakem kararlarıyla kazanılan maçı futbolcularıyla “şenlik havasında” kutlarken, Kadıköy’dekilerin takımı-oyuncuları-rakibi unutup, yönetimle girdiği hesaplaşma mı?
Acayip bir 90 dakikaydı. Kazanılan maçtan eve dönen taraftarın“mutsuz” olmayı seçtiği sezonunklasiği arasına girecek. Mücadeleden vazgeçen taraftar oldu mu, hele hele Fenerbahçe tribünüyse, Mourinho’nun da Ali Koç’un da başı dertte demektir. Çünkü her rakibe sahada meydan okursun ama kendi taraftarın karşındaysa, hiçbir şansın kalmaz. Penaltıyı kaçırmasına rağmenDzeko’nun liderliği olmasa, kaosdaha da büyüyecekti. Bu nedenle başta “Special One” olmak üzere, karşıdan esen rüzgãrı arkalarına almak için strateji, öncesinde de taraftarın kendi duygularınıyaşayacağı oyunu bulmalılar.
Galatasaray’ı “yenilmez” yapan bir organizasyonla, başka türlü savaşamazlar.
Haber Kaynak : SABAH.COM.TR
“Yayınlanan tüm haber ve diğer içerikler ile ilgili olarak yasal bildirimlerinizi bize iletişim sayfası üzerinden iletiniz. En kısa süre içerisinde bildirimlerinize geri dönüş sağlanılacaktır.”
GÜNDEM
07 Ocak 2025SPOR
07 Ocak 2025GÜNDEM
07 Ocak 2025SPOR
07 Ocak 2025SPOR
07 Ocak 2025GÜNDEM
07 Ocak 2025GÜNDEM
07 Ocak 2025